saklanamaz gerçekler
  GNK BAŞKANININ BAŞBAKANLA GÖRÜŞMESİ
 

Sayın başbakan  bugün haftalık olağan görüşmemize   aslında  kuvvet komutanlarımızla  birlikte gelecektim , fakat dikkat çekmemek için  her zamanki gibi yalnız geldim. Bu görüşmeyi  haftalık olağan görüşmemize  denk getirdim . Herhangi bir  spekülasyona neden vermemek için . Sayın başbakan , elimden geldiğince   açık konuşacağım. Türkiye nin geldiği son nokta  tam bir karmaşa . Anayasamız baştan sona  ihlal edilmiş durumda .  Demokrasinin olmazsa  olmazı  olan, Anayasamızın  erkler ayrılığı ilkesi  iktidarınızın  icraatları sonrasında tamamen ortadan kaldırılmıştır. Yargıda ,yürütmede, yasamada tamamen sizin kontrolünüze geçmiştir. Bunun adına  nasıl demokrasi denir ,  onu da sizin takdirlerinize bırakıyorum. Anayasa  ihlalleri olarak , anayasamızda  temel  ilke olan  hukuk devleti   ,  süper mahkemeler sayesinde  yok edilmiştir. Sosyal devlet ilkesi  cemaatlere  ve sadaka anlayışına  terk edilmiştir. Laiklik ilkesi de  4x4  ile  tarihe karışacaktır. Bütün bunların eşiti  Türkiye Cumhuriyeti nin  karmaşaya  ve  belirsizliğe  sürüklenmesidir.

Bu duruma  bizler  izin vermeyiz.  Bu demek değildir , darbe  yapacağız ve  yönetime  el koyacağız. Fakat  bu kötü  gidişe  ortak olmamız  veya sessiz kalmamız da  söz konusu değildir.  Her şeyden önce   nerede ise   5 yılı  aşkındır  “ Ergenekon- Balyoz”  gibi davalarla  sahte  ve  oluşturulmuş  delillerle  bir çok  emekli ve görevli personelimiz  hukuksuz  bir şekilde hapislerde tutuluyor . Bunlar artık  TSK  de  sıkıntılara neden olmaktadır . Bizler kimsenin  yargılanmasına karşı değiliz  fakat  ömrü bu memlekete   öyle ya da böyle hizmetle geçmiş insanların saçma bir şekilde , olmayan veya  sanal  örgütlerle ilişkilendirilip  uzun sürelerle  hapislerde  tutulmasına son derece tepkiliyiz. TSK    ve personeli  bir suç örgütü  ve üyeleri  değildir. Böyle  nitelemek  Türkiye Cumhuriyeti nin meşruluğunu tartışmak gibi  saçma bir şey olur. TSK  Türkiye Cumhuriyeti ni  kurmuştur , bu  O 'nun Avrupa  ve diğer  ordulardan ayıran en büyük özelliğidir. Bu ordu  haliyle  kurduğu  Devletine  ve  Cumhuriyetine de  sahip çıkacaktır. Bunun aksini düşünmek yanlış olur . Bizler  belirttiğim  gibi  yargılamalara  karşı değiliz  fakat bu yargılamalar bir başka  devletin yani  abd  nin  desteği ve isteğiyle olmasına karşıyız , ayrıca bu  hapislerde tutulan insanların bir çoğu   devlet korumasında olan  yaşlı başlı  insanlar , bu insanlara  siz  kaç deseniz bile bir tanesi bile kaçmaz. Bu nedenle bu insanların daha  fazla  hapislerde tutulmasına  itiraz ediyoruz. 

Gelinen noktada , dünya  hukuk  tarihinde  bir  örneği  olmayan , mahkemede  savunma yaptı diye ceza  alan sanığı da  Türkiye  gördü . Mahkeme çıkışı düşüncesini beyan etti diye  hakkında  soruşturma  açılan insanları da gördü. Emin olun böyle bir hukuksuzluk ve zulüm 12 eylül mahkemelerinde bile yaşanmadı.

Yargılanma ve dokunma  herkes  için olmalı  , siz  ve cumhurbaşkanı  ve bakanlar  hakkınızdaki  onlarca  iddia ve hukuki dosyalardan   niye  yargılanamazlar , bu durum anayasamızın eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu yargılanmama  ayrıcalığını size kim veriyor  . Türkiye  bir diktatörlük  veya padişahlık mı! Anayasayı  ve temel maddelerini  parti çoğunluğuna dayanarak değiştiremezsiniz . Bu  doğru olmaz , bu yol  bir açıldı mı sonu gelmez. Anayasada  yapılacak temel değişiklikler için kesinlikle  bir kurucu meclis  kurulmalıdır . Ayrıca  abd ve Avrupa  istiyor  diye de  anayasa  değiştirilemez.

Diğer bir konu  abd  bizim Suriye ye girmemizi istiyor buna da karşıyız .Bu saatten sonra  Türkiye de motor  değişikliği yapılamaz , eğer böyle bir şey yapılacak olursa  o araba yürümez . Temel ilkemiz  yurtta ve dünyada barış olmalıdır . Soğuk savaş biteli 20 yılı aştı ,  dediğim gibi  açık  konuşacağım , iktidarınızı  abd  borçlusunuz , bunu hepimiz  biliyoruz , fakat bunun için Türkiye Cumhuriyeti nin başını belaya sokmaya  hakkımız yok.  Gerçekten gelecek nesiller bu gidiş sonunda mezarlarımıza tükürecekler . Şu anda  abd tarafından uygulanan baskılar aynı 12 mart-12 eylül dönemlerinde olduğu gibi vatanseverlerin   yok edilmesidir . Bunları  siz de en az benim kadar  biliyorsunuz . Hadi diyelim o dönemde  soğuk savaş vardı , şimdi ne  var  , Rusya  bizim en  önemli  ticari  partnerimiz . Üstelik doğalgaz ve petrol alıyoruz , bir Rus un altını kazıyın , altından Türk çıkar . Şimdi  abd istiyor diye  biz  komşularımızla  savaşacak mıyız . Yeniden natoyla  ilişkilerimizi  değerlendirmek gerekmez mi.

Sayın başbakan  asıl konuya  geliyorum , intiharlar ve  son  yaşananlar   nedeniyle  orduda  oldukça  sıkıntılar var ve bunlar beni  rahatsız  ediyor.  Bunlara  engel olmak için  kardeş kardeşe  silah mı sıkacak , veya asker –polis çatışacak mı ! Orduda ki rahatsızlık bu duruma   doğru  gidiyor . Bakın başımızda  zaten bir pkk belası var. Üstelik bu  belayı  abd  destekliyor  bu artık  gün gibi açık , bütün bunlar başımızdayken , Türkiye nin tansiyonu düşürülmelidir .  Bakın sayın başbakan , dindar gençlik diyorsunuz , Türkiye  sizinle mi Müslümanlığı ve dini öğrendi , siz  milleti bütünleştireceğinize  ayrıştırıyorsunuz  , ve bölücülük  yaparak  anayasa suçu işliyorsunuz . Hepsinden önemlisi  bu cumhuriyeti bizlere bırakanlara  en büyük  nankörlüğü yapıyorsunuz . Bakın Türkiye  Cumhuriyeti sayesinde , bir çoban,  bir simit satıcısı , bir gazoz satıcısı  cumhurbaşkanı ve başbakan olabiliyor .  Türkiye de bugüne kadar  camiye giden kimin önü kesilmiş , kimin  ibadetine  engel olunmuş . Bunları suiistimal etmek  ne kadar doğru . Sizin yaptığınız  açıkça dinimizi siyasete alet etmektir . Bu da anayasal bir suçtur . Ayrıca  ne yazık ki  abd destekli bir cemaat  müslümanlık kisvesi  altında , yargı ve polis içinde yuvalanmıştır . Buna  engel olmak  sizin anayasal görevinizdir . Konuşmamı bitirmeden önce  bir şeyi sormadan edemeyeceğim , Türkçe konuşuyorsunuz  , sanırım rahmetli annenizden öğrendiniz , bu toprakların  ekmeğini yediniz , suyunu içtiniz , havasını soludunuz ,  bu  yoksul Anadolu insanının  emeğiyle var oldunuz , peki  niye  Türklüğe ve Türk Milletine olan bu kininiz ..

Ben burada konuşmamı bitiriyorum , ordudaki  sıkıntıyı size ilettim , bu benim görevimdir . Sizden isteğimiz , Ergenekon – Balyoz gibi saçma  davalardan içeride , hapislerde tutulan  herkesi  serbest bırakmanız , ve tutuksuz olarak yargılanmalarıdır . Komşularımızla  savaşmak istemiyoruz . abd nin pkk ya olan desteğine  karşı çıkarak  abd üslerini kapatmanızı , Afganistan da  helikopterimiz ne yazık ki  abd  tarafından düşürüldü . Bunu siz de biliyorsunuz . Bütün bunların gereğini yapmanızı istiyoruz .

Buyrun bunlar benim ve kuvvet komutanlarının  istifa dilekçeleri , uyarılarımızı  dikkate  almayacaksanız lütfen bu dilekçeleri işleme koyun.

Ne yapayım  ancak böyle  hayal edebiliyorum  bu zulüm dolu  yıllarda

Bir  ordu , bir polis  teşkilatı   silah arkadaşlarının  hesabını soramıyor , onların  acılarına  ve uğradıkları  haksızlıklara seslerini çıkaramıyorlarsa , zaten o ordu  ordu  olmaktan , polis teşkilatı da  polis  teşkilatı  olmaktan  çıkmıştır . Eli silahlı  çapulçu güruhundan başka  bir şey değildirler.





 

 
  Toplam 129035 ziyaretçi (307916 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol