saklanamaz gerçekler
  TÜRK SUBAYLARINA
 

 
     BUGÜN  İÇERİDE  YATAN İKİ  TÜRK GENERALİ DEĞİLDİR ,  amerikanın  EMRİYLE   TÜRK  ORDUSU  YATMAKTADIR . BU ZİLLETİ  NASIL  İÇİNİZE  SİNDİRİYORSUNUZ , SİZLER  BU  HALİNİZLE   MUSTAFA  KEMAL  ATATÜRK 'ÜN  ÇİZMESİNDE  TOZ  BİLE  OLAMAZSINIZ .

Bu yazıyı  3 sene önce yazmıştım o günlerde  sadece  Küçük  - Eruygur ve Tolon Paşa'lar tutuklanmıştı , bugün ise tutuklanan asker sayısını takip edemiyoruz bile,  işte uyursanız gaflet ve delalet içinde olursanız elin amerikalısı , rum çocuğu  tayyiple birlikte koskoca orduyu paçavra eder. Sizlerde onursuzca seyredersiniz. Zaten onurlu olanlarınız  ne yazık ki  hayatlarına son veriyorlar. 7 Nisan 2010
         
   
 ATATÜRK ' ÜN  KURDUĞU   TÜRKİYE  CUMHURİYETİ   amerika   VE   

 İŞBİRLİKÇİSİ  AKP  İKTİDARI  TARAFINDAN  RESMEN  TASFİYE  EDİLİYOR .    HAYASIZCA BİR SALDIRI  YAŞANIYOR . 


TÜRKİYE  CUMHURİYETİNİ  KORUMAK VE KOLLAMAKLA  

GÖREVLİ  OLANLAR DA  BU HAYASIZ   SALDIRIYI   NE  ACIDIR  Kİ  SEYREDİYORLAR .

 SİLAH  ARKADAŞLARININ   TÜRK  DÜŞMANLARI   TARAFINDAN AHLAKSIZCA  VE 

 HAKSIZCA  TUTUKLANMALARINA   SEYİRCİ  KALIYORLAR .


 CANİ  amerika   TÜRKİYE DE YİNE  DARBE  YAPIYOR  . BU SEFER  SİLAHLI  KUVVETLERİ  

KULLANARAK  DEĞİL  , İKTİDARA  TAŞIDIĞI  VE   KENDİNE  BİAT EDEN   İŞBİRLİKÇİ   AKP   

İKTİDARINI    KULLANARAK  DARBE YAPIYOR .  GAFLET VE DELALET İÇİNDE   TSK' DE   amerikan  

 GÜDÜMLÜ  BU  DARBEYİ SEYREDİYOR .

        KARTAL YUVASININ  YİĞİT  EVLATLARI   , ÜÇ   KARTAL  YUVASININ   GENÇ  

   KARTALLARI    BU HAYASIZ  GİDİŞE  UYANIK  VE   KARŞI  DURUN  .

   ÜÇ    KARTAL  YUVASININ  YİĞİT  EVLATLARI   TÜM  SINIFLARIYLA   35.  MADDEYİ    

   GÖREVDE   OLANLARA  HATIRLATAN  BİR  BİLDİRİYİ   HAYATA  GEÇİRMELİDİRLER . 

    İÇİMİZDEKİ  MUSTAFA  KEMAL 'İ  GÖSTERMEK  ZAMANI  GELMİŞTİR .

    BAŞINDAKİ  ÇUVALI  ÇIKAR  ARTIK - BU ÇUVALI   akp  VE  amerika  BİRLİKTE  GEÇİRDİ
                                                  

   
     "‘Türk milletine taarruz eden düşman önce Türk subayını aşağılamak ister’"

         DÜŞMAN VE  İŞBİRLİKÇİLERİ DE  BUGÜN  TAM DA  BUNU  YAPIYORLAR  .

      MUSTAFA  KEMAL  ATATÜRK 'ÜN  BU  SÖZLERİ  HARP OKULLARIMIZIN GİRİŞİNE  ASILMALIDIR . 

    TÜRKİYE ,   BU SÖZLERİ  HARP OKULLARININ GİRİŞİNE YAZDIRACAK     VE    DEVİR   TESLİM  TÖRENLERİNDE   KARILARINA  TEŞEKKÜR   ETMEYECEK   VE AĞLAMAYACAK  GENELKURMAY  BAŞKANINI ARIYOR  .

    DÜNYADA DEĞİŞEN HİÇ BİR ŞEY YOKTUR ,  SÖMÜRGECİLER - EGEMENLER BİZLERİ  DAHA İYİ SÖMÜRMEK İÇİN BİR ŞEYLERİN  DEĞİŞTİĞİNİ  ZİHİNLERİMİZE KAZIMAK İSTEMEKTEDİRLER .
 
   Son GNK  Başkanlarından  , Hilmi  Özkök ün  1  Mart  teskeresine  yeşil  ışık  yakması ,

  Türk Subaylarının başına  amerika tarafından kalleşçe  çuval  geçirilmesini sindirmesi , Dikkat  edin  bu  olaydan  sonra  Türk Ordusuna  AKP  nin saldırısı  fütursuzca artmıştır . Çünkü bu bir kırılma  noktasıydı . ( Bir millet için çok ama çok acı bir olaydır . İran böyle  bir olayda ingiliz askerlerini  donuna kadar soydu ve tüm dünyaya rezil etti . İşte devlet budur . )

   Zamanın kara kuvvetleri  komutanı  hakkında   dava  açılmasına  seyirci  kalması ,

   Kıbrıs ta  yapılan  annan  oylamasına  sessiz  kalması ,

   Bugün  de  GNK  Başkanı  olan  Yaşar  Büyükanıt ın , Abdullah  Gül ün  , cumhurbaşkanı  olmasına  karşı  çıkmaması  hatta  engellememesi , 

   Bakın  A . Gül ün  cumhurbaşkanlığına , eşinin başı  türbanlı  olduğu  için değil ,  A . Gül  ün  hakkındaki  yolsuzluk  dosyalarından  aklanmadığından -  zamanın amerikan dışişleri  bakanı colin povel la  yapmış  olduğu  gizli anlaşmalar  nedeniyle en başta  böyle  biri Türkiye  nin  cumhurbaşkanı  olamaz  diye  kesinlikle  karşı  çıkacak  ve kesinlikle  böyle  birininin cumhurbaşkanı  olmasını ne pahasına  olursa  olsun engelliyecekti .

   AKP iktidarının  , paşaları , asker  kökenlileri   sorgusuz  süalsiz  tutuklamalarına  seyirci  kaldı . Böylece  bir anlamda  Türk Ordusu nun şerefini  çiğnetti . Eğer yolsuzluk  konusunda  bir şikayet ve sorun varsa  bunlar tabi  yargılanmalıdır . Fakat  bunların dışında  bir çok  asker kökenli  vatandaş , haksız  yere  çeteçilkle  suçlanarak tutuklandı  .  Ne  yazık ki  GNK  Başkanı  tüm bunlara  sessiz  kaldı . Böylece  askere kolayca  ulaşmanın  önünü  açtı .

   İşte  son iki  GNK  Başkanının  kabul  edilemez  hataları  Türkiye yi   içinden çıkılmaz  hale  getirdi . Bu adamlar Türk Ordusunun  Türkiye deki    önemini  ve  yerini bilip , bütün bu  olanlara ,  anında  ne  pahasına olursa  olsun karşı çıkmış  olsalardı . Türkiye bugün içine düştüğü   bu  çıkmaza düşmeyecekti .

    Bunun için Atatürk 'ün subaylara  olan hitabı tüm  Harp Okullarının  girişine  asılmalıdır .

MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN AFYON’DA TÜRK SUBAYINA HİTABI

ATATÜRK
"‘Türk milletine taarruz eden düşman önce Türk subayını aşağılamak ister’
    Mustafa Kemal Atatürk’ün, 31 Temmuz 1920 tarihinde, Afyonkarahisar Kolordu Dairesi’nde subaylara hitaben yaptığı konuşmanın tam metni:

   “Millet bağımsızlığının korunmasını ordudan, ordunun ruhunu teşkil eden subaylardan bekler. İşte subayların yüce olan vazifesi budur. Milletin bağımsızlığı ihlal edilirse bunun vebali subaylara ait olacaktır.”

 “Orduyu imha etmek için mutlaka subayını mahvetmek, aşağılamak lazımdır. Kumandanlarımıza ve subaylarımıza tecavüz ve taarruza başladılar. Askerlik izzetinefsini yok etmeye gayret ettiler.”

  “Kuvveti olmayan, dolayısıyla mücadele edemeyen bir millet, mahkûm ve esir  vaziyettedir. Böyle bir milletin bağımsızlığı gasp olunur.”

 
“Dünyada hayat için, insanca yaşamak için bağımsızlık lazımdır. Bağımsızlık sahibi olmak için kuvvet sahibi olmak ve bunun için mevcudiyetini ispat etmek icap eder. Kuvvet ordudur.”
  
   “Milletimiz, ordusundan yoksun bırakılma girişimiyle karşı karşıyadır.”

Efendiler!

   Eski silah arkadaşlarımla böyle yakından ve samimi temasta bulunmaktan büyük vicdani zevk hissediyorum. Sizinle oturup uzun hasbıhal etmek isterdim. Fakat çoksunuz; müsait yer de yoktur. Bu sebeple hissiyatımı birkaç cümle ile mülahaza etmekle yetineceğim. 

 Arkadaşlar!

   İngilizler ve yardımcıları milletimizin bağımsızlığını imhaya karar vermişlerdir. Milletler bağımsızlıklarını hiç kimsenin lütuf ve atıfetine borçlu değildir. Hiç kimse kimseye, hiçbir millet diğer millete hürriyet ve bağımsızlık vermez. Milletlerde tabiaten ve yaratılıştan mevcut olan bu hak, milletlerce kuvvetle, mücadele ile mahfuz bulundurulur. Kuvveti olmayan, dolayısıyla mücadele edemeyen bir millet, mahkûm ve esir vaziyettedir. Böyle bir milletin bağımsızlığı gasp olunur.

    Dünyada hayat için, insanca yaşamak için bağımsızlık lazımdır. Bağımsızlık sahibi olmak için kuvvet sahibi olmak ve bunun için mevcudiyetini ispat etmek icap eder. Kuvvet ordudur. Ordunun hayat ve saadet kaynağı, bağımsızlığı takdir eden milletin, kuvvetin lüzumuna olan vicdani imanıdır. İngilizler, milletimizi bağımsızlıktan mahrum etmek için, pek tabii olarak evvela onu ordudan mahrum etmek çarelerine giriştiler. Mütareke şartlarının tatbikatı ile silahlarımızı, cephanelerimizi, bütün müdafaa vasıtalarımızı elimizden almaya çalıştılar. Sonra kumandanlarımıza ve subaylarımıza tecavüz ve taarruza başladılar. Askerlik izzetinefsini yok etmeye gayret ettiler. Ordumuzu tamamen lağvederek, milleti bağımsızlığını muhafaza için muhtaç olduğu dayanak noktasından mahrum etmeye teşebbüs ettiler. Bir taraftan da müdafaasız, ordusuz bıraktıklarını zannettikleri milletin de izzetinefsine, her türlü haklarına ve mukaddesatına taarruzla milleti alçaklığa, boyun eğmeye alıştırmak planını takip ettiler ve ediyorlar. Her halde ordu, düşmanlarımızın birinci taarruz hedefi oldu. Orduyu imha etmek için mutlaka subayını mahvetmek, aşağılamak lazımdır. Buna da teşebbüs ettiler. Bundan sonra milleti koyun sürüsü gibi boğazlamakta engeller ve müşkülat kalmaz. Bu hakikat karşısında ve içinde bulunduğumuz vaziyete göre subaylar heyetimize düşen vazifenin mahiyeti, ehemmiyeti ve kıymeti kendiliğinden meydana çıkar.

    Milletimiz hür ve bağımsız yaşamak lüzumuna tam bir iman ile kani olmuş ve buna kati azim ile karar vermiştir. Zaman zaman şurada burada üzüntü verici karaktersizliklerin görülmüş olması hiçbir vakit milletimizin genel kanaatine, hakiki imasına sekte vurmamıştır ve vuramayacaktır. Dolayısıyla kuvvetin, ordunun vücudu için lazım olduğunu söylediğim kaynak ki milletin vicdanı imanıdır-mevcuttur.

    Ordu ise arkadaşlar, ancak subaylar heyeti sayesinde vücut bulur. Malum bir askeri hakikat, felsefi hakikattir; “ordunun ruhu subaylardadır”. O halde subaylarımız, düşmanlarımız tarafından yıkılmak istenilen ordumuzu tamir edecek ve canlandıracak ve ordu ve milletimizin bağımsızlığını muhafaza edecektir. Millet, bağımsızlığının muhafazasından ibaret olan hayati gayesinin teminini ordudan, ordunun ruhunu teşkil eden subaylardan bekler. İşte subayların yüce olan vazifesi budur.

     Allah göstermesin, milletin bağımsızlığı ihlal edilirse bunun vebali subaylara ait olacaktır. Subaylar, izah ettiğim yüce, mukaddes ve bütün açılardan üzerlerine düşen vazife itibariyle, bütün mevcudiyetleriyle ve bütün dikkat ve ferasetleriyle giriştiğimiz bağımsızlık mücadelesinde, birinci derecede faal ve fedakâr olmak mecburiyetindedirler. Şahsi ve hususi hayatları itibariyle de subaylar, fedakârlar sınıflarının en önünde bulunmak mecburiyetindedirler. Çünkü düşmanlarımız herkesten evvel onları öldürürler. Onları aşağılar ve hor görürler. Hayatında bir an olsa bile subaylık yapmamış, subaylık izzetinefsini, şerefini duymuş, ölümü küçümsemiş bir insan, hayatta iken, düşmanın tasarladığı ve reva gördüğü bu muamelelere katlanamaz. Onun yaşamak için bir çaresi vardır: Şerefini korumak! Hâlbuki düşmanlarımızın da kastettiği, o şerefi ayaklar altına almaktır. Dolayısıyla subay için “ya istiklal, ya ölüm” vardır. Fakat arkadaşlar ölmeyeceğiz, bağımsızlığımızı muhafaza ederek yaşayacağız ve milletimizi daima bağımsız görmekle bahtiyar olacağız! "



 NOT :  Atatürk 'ün  resmini  Kara Kuvvetleri sembolünden  kaldıracak kadar kıblesini şaşıranlar  vardı .

Yargılanması gerekenler h. özkök- y.büyükanıt ve i.başbuğdur.

 
  Toplam 128434 ziyaretçi (304913 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol