saklanamaz gerçekler
  TSK VE POLİSİMİZ
 

    Hafızasını yitiren bir millet  yok olur  gider , Türkiye de işte bu yok oluşa  doğru  gidiyor . Silah arkadaşlığı en kutsal arkadaşlıktır . Bütün  değerleri  içinde  barındırır.

"-İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Bağdat Büyükelçiliği'nde görev almak üzere Irak'a giden ve 17 Aralık 2004 tarihinde Musul yakınlarında kimliği meçhul teröristlerin saldırısına uğrayarak şehit olan Başkomiser Nihat Akbaş, Komiser Bilal Ülgen ile polis memurları Süleyman Karahasanoğlu, Bülent Kıranşal ve Adem Çiçek'in cenazelerinin bugün saat 03.30'da Türkiye'ye getirildiği kaydedildi. Açıklamada, şehitler için 20 Aralık 2004 Pazartesi günü saat 11.00'de İçişleri Bakanlığı'nda cenaze töreni düzenleneceği ve ardından ailelerinin istekleri doğrultusunda şehitlerin memleketlerinde toprağa verilecekleri kaydedilerek şöyle denildi: ''Güvenlik görevlilerimize yönelik caniyane saldırıyı şiddet ve nefretle kınar, şehitlerimize Tanrı'dan rahmet, yakınlarına, silah arkadaşlarına ve milletimize başsağlığı, Musul'da tedavisi devam eden yaralı polis memurumuz Sadettin Keçe'ye acil şifalar dileriz.''

"- Doğan Haber ajansının aktardığı ilk bilgilere göre İstanbul''da ABD Konsolosluğu yakınında polise saldırıda bulunuldu. Çıkan çatışmada 3'ü polis, 4 kişi öldü. Olay yerine çok sayıda ambulans sevk edildi. Olayın ardından konsolosluk etrafında ve tüm İstanbul’da polis alarma geçti. Gerek havadan gerekse karadan Emniyet güçleri İstanbul’un dört bir yanında Doblo marka aracı arıyor. NTV canlı yayınına katılan görgü tanığı ise son gelişmeleri şöyle aktardı: "4 kişi Doblo marka araçla konsolosluk önüne geldi. Araçtan inen şahıslar tabancalarla polis kulübesine saldırdı. Polislerin de karşılık vermesiyle çatışma yaşandı. Çatışmada 3 terörist öldürüldü. Şu an kulübe önünde 3 ceset var. 1 polis memuru da yaralıydı." 11 Temmuz  2008

       -2 Ekim 1992'de Akdeniz ve Ege’de yapılan NATO deniz tatbikatında meydana gelen bir olay Türk Deniz Tarihi'nde acı bir olay olarak yerini aldı.

Display Determination 92 isimli tatbikatta gece yarısı Amerikan uçak gemisi Saratoga, attığı 2 füzeyle Türk Muavenet firkateynini vurdu. Füzelerden biri kaptan köşküne, diğeri savaş harekat merkezine isabet etti.  Komutanın da aralarında olduğu 5 bahriyeli şehit oldu, 18'i ise yaralandı.

İŞTE KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZİN İSİMLERİ

 Komutan Kurmay Yarbay Levent Kudret Güngör,

Teğmen Alper Tunga Akan,

Astsubay Serkan Haktepe,

Telefoncu ikmal çavuş Mustafa Kılınç,

Topçu er Recep Akan.

- ABD emperyalizminin “kaza” süsü vererek şehit ettiği Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis Paşamızı şehadetinin 19. yılında saygı ve rahmetle anıyoruz…

”AMERİKA’NIN İNCİRLİK’TEN KALKAN UÇAKLARI PKK’YA YARDIM DAĞITIYOR” dedikten 4 GÜN SONRA EKSİ -60 DERECEYE KADAR DAYANIKLI OLAN UÇAK ANKARA’DAN DAHA KALKAR İKEN DÜŞTÜ VE EŞREF BİTLİS ÖLDÜ…KAZA NEDENİ; MOTORLARIN BUZLANMASI !!! O GÜN ANKARA’DA SICAKLIK -5 DERECEYDİ…

UYAN TÜRK MİLLETİ…KAHRAMANLARIMIZI TOPLAMA KAMPLARINDA ESİR EDEN, KAZA SÜSü VEREREK ŞEHİT EDEN,TSK’YA DEĞİL, PKK’YA ANLIK İSTİHBARAT VEREN, MEHMETÇİKLERİMİZİN KATİLİ AMERİKAN EMPERYALİZMİDİR.ÇÜNKÜ AMERİKAN EMPERYALİZMİNİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGEL; TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİDİR…VE ASKERİNE DÜŞMANLIK EDEN ; DÜŞMANA ASKERLİK EDER…ABD EMPERYALİZMİ ÇÖKERKEN SON KOZLARINI OYNUYOR VE İNANIN, ENİNDE SONUNDA TARİH YURDUMUZDAKİ YERLİ İŞBİRLİKÇİLERİYLE BİRLİKTE NASIL MAHVOLDUKLARINI YAZACAK…

    -Diyarbakır'dan havalanan ‘Bordo bereliler’in CASA CN235 tipi askeri nakliye uçağı, kalkıştan 25 dakika sonra kumanda arızası sonucu Malatya'da düştü. 1 binbaşı, 3 yüzbaşı, 3 üsteğmen, 16 astsubay, 1 uzman çavuş, 10 er şehit oldu.

 Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı Hava Grubu'na ait çift motorlu CASA CN235 tipi hafif nakliye uçağı içindeki 34 askerle Malatya yakınlarında düştü. Uçağın kumanda arızası sonucu düştüğü tahmin ediliyor.
Uçaktaki 1 binbaşı, 3 yüzbaşı, 3 üsteğmen, 16 astsubay, 1 uzman çavuş, 10 er şehit oldu. Uçakta Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı ‘Bordo bereliler’, Doğal Afetler Kurtarma (Askeri AKUT) ekibi askerler bulunuyordu.

     -Afganistan’da bir helikopterin düşmesi sonucu 12 Türk askerinin şehit olduğu belirtildi.
 
Türk Silahlı Kuvvetleri helikopterin düştüğü ve 12 Türk askerinin şehit  olduğunu doğruladı.

Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden şu açıklama yapıldı:

1. NATO'nun Afganistan'da faaliyet gösteren Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti (ISAF) çerçevesinde Türkiye’nin komuta ettiği Kabil Bölge Komutanlığı emrinde görev yapan Sikorsky tipi bir helikopterimiz 16 Mart 2012 günü yerel saat ile 10.25’te kaza kırım geçirmiştir.

2. Helikopterde bulunan 12 askeri personelimiz şehit olmuştur.

3. Olayın meydana geliş nedeni kaza kırım heyeti incelemesi sonucunda açıklığa kavuşacaktır.

4. Aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, silah arkadaşlarına, şehitlerimizin kederli aile ve yakınlarına başsağlığı dileriz.

 
   -GAZİ ABDULKERİM KIRCA, RUHUN ŞÂD, MEKÂNIN CENNET OLSUN!..
www.abdulkerimkirca.com
   "  Ünlü şair, yurtsever kalem Attila İlhan diyor ki: “Türkiye’nin bir hain kontenjanı var; bu nüfusun %10’udur. İşte bu %10 içine girenlerin birinci vazifesi Türk istiklâl ve cumhuriyetini payidar kılmak değil, yıkmaktır. Biz bu kafayı gayet iyi tanıyoruz. Bu kafa, numaracı Cumhuriyetçi kafadır. Büyük Atatürk, böylelerini gafil, hain, işbirlikçi olarak teşhis ve teşhir etmiştir.

       Hayat hikâyesiyle ve mücadelesiyle iftihar ettiğimiz evladımız rahmetli Gazi Abdülkerim Kırca hakkında, belli amaçları gerçekleştirmeye yönelik olarak yapılan karalamalar ve saldırılar maalesef önemli bir vatan evladını kaybetmemize neden olmuştur. Bazıları önyargılı ve gafilane bazıları da haince olan bu yazılar, bir vatan evladının, bir kahramanın, onurlu bir gazinin aramızdan zamansız ayrılmasına neden olmuştur. Gazi Kırca, son günlerini de bu vefasızlığın acılarıyla geçirmiştir.

    Ne yazık ki “Su uyur düşman uyumaz” misali Attila İlhan’ın %10 olarak verdiği kitle, vatanseverlerin şevkini kırmak, moralini bozmak konusunda tarih boyunca görevini yapmıştır. Bugün de görevlerine köşelerinden devam etmektedirler. Kardeşimiz, evladımız, Türk milletinin şerefli gazisi, “İnsana sadakat yaraşır görse de ikrah / Doğruların yardımcısıdır Hazreti Allah” inancıyla bütün enerjisini, devletinin ve milletinin kendisine verdiği görev için harcamış, bu uğurda 11 yıl önce ayaklarını şimdi de canını vererek terk-i hayat etmiştir.

      10 Nisan 1998’te Kurban Bayramı’nın 4. günü herkes ailesiyle mutlu bir şekilde bayramını kutlarken, Abdülkerim Kırca evladımız Antalya’yı ve Batı’daki turizm merkezlerini kana bulamak isteyen eşkıya ile Serik Dağları’nda çarpışırken belinden yaralanıp gazi olmuştur. Hainler bu vuruluşu bile başka türlü yansıtmaya çalışmışlardır. O, bütün çatışmalara askerinin başında giren cesur, yurtsever bir komutandı. Bunu anlamak istemeyenler veya başka türlü göstermek isteyenler, vatan hainleridir.

      Daha genç bir üsteğmen iken Asala’ya Esenboğa’yı dar eden Türk milletinin yüksek soylu evladı bütün hayatını milletinin yücelmesine adamış şerefli bir Türk subayıdır. Ruhun şâd olsun sevgili albayım. Kıymetini balık bilmediyse “Halik” elbette bilir.

    Bu site, “Asker niye konuşuyor?” diye canı sıkılanların değil, memleket meselelerinde askerin de düşüncelerini merak eden, o düşüncelerle ferahlayan Cumhuriyetçilerin karargâhıdır, sahte demokratların değil."

Şanlı ordumuza Gazi Jandarma Albay Abdülkerim Kırca’yı, Piyade Albay Yakup Kırca’yı, Öğretmen Albay Ahmet Kırca’yı, Pilot Kurmay Yarbay Şevket Kırca’yı ve birçok astsubay Kırca evladını yetiştiren ailemiz, evlatlarıyla gurur duymaktadır.

“Bu ulus evlatlarının fedakârlıkları ve kahramanlıkları için ölçü bulunamaz.” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “fedakâr” ve “kahraman” şeklinde tanımladığı “Yiğido”lardan biri olan Abdülkerim Kırca anısına ve adına açıldı bu site. Evlatlarını şehit veren anneler, babalar ve şanlı gazilerimiz bu sitede kendi ruh akrabalarını bulacaklardır. Tüm yurtseverleri bekliyoruz.
Bu vesileyle Gazi Abdülkerim Kırca evladımıza Allah’tan gani gani rahmet diliyoruz. Yeri şehitlerin ve ebediyete göçmüş gazilerimizin yanıdır inşallah. Ruhun şâd olsun Albayım!"

   -Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç ile dönemin Donanma Komutanı olan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit’e yönelik suikast planıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, 5 Aralık günü tutuklanan ve avukatlarının itirazı üzerine geçtiğimiz çarşamba günü serbest bırakılan Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığı’nda görevli Öğretmen Yarbay Ali Tatar, savcının itirazı üzerine hakkında yeniden ‘yakalama’ kararı çıkınca intihar etti.

Tatar, Merkez Komutanlığı’ndan görevlilerin kendisini almaya geldiği cumartesi sabahı, ailesiyle birlikte oturduğu lojmanın banyosunda beylik tabancasını başına ateşledi. Evli ve bir çocuk babası 47 yaşındaki
Tatar, hastaneye kaldırılmak istenirken yaşamını yitirdi. Tatar’ın eşi cenazede “Kocamın katili sensin Savcı Süleyman Pehlivan” diye bağırdı. Ablası ise “Kardeşimi komutanlara kurban verdiler” diye isyan etti.

    -Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Hareket Daire Başkanı Behçet Oktay intihar etti.

Ölüm haberini alan babası hastaneye kaldırıldı

Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay, park halindeki otomibilinin içerisinde silahla intihar girişiminde bulundu. Başından ağır yaralanan Oktay, kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı.
Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay, Dikmen Keklikpınarı 50.ci sokak 29 nolu daire önünde park halindeki otomobilinde silahını başına dayayıp tetiği çekti. Silah seslerini duyan çevredekiler tarafından ağır yaralı olarak bulunan Behçet Oktay, Gazi Hastanesi'ne kaldırıldı. Hemen ameliyata alınan Oktay, yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı.

Behçet Oktay, 13 yıl önce İbrahim Şahin'in görevden alınmasının ardından bu göreve atanmıştı. Olayın meydana geldiği arabada incelemelerde bulunan polis ekipleri, geniş çaplı soruşturmayı sürdürüyor.

  - Çembere alınan polisleri keskin nişancılar vurdu!  Cudi Dağı’nda çembere alınan özel time yönelik 3’ü Kanas, 2’si roket kullanan 5 PKK’lının ateş yağdırdığı belirlendi. Yaralanan özel harekâtçıları kurtarmak isteyen arkadaşları da ateş altında kaldı, 6 polis şehit oldu. 23 Mart 2012

   -Lütfü Türkkan, seçim bölgesindeki gazetecilere de bir örneğini gönderdiği dün TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde, ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı Orgeneral James Mattis'in Ankara'ya gelip Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile görüştüğünü hatırlattı.   Lütfü Türkkan'ın soru önergesinde şu iddialar yeraldı: "Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD’de iken Merkez Kuvvetleri Komutanı Orgeneral James Mattis Ankara’ya gelip Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile görüşmüştü. Daha bu görüşme sıcaklığını yitirmeden NATO’nun bir numaralı komutanı Oramiral James Stavridis geldi ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile buluştu. Yapılan bu görüşmelerin konusunun Suriye olduğunu belirtmek artık rutinin tekrarı haline geldi. Kamuoyunda özelde kalan bir gündem maddesi 'PKK operasyonları sırasında yakalandığı iddia edilen iki ABD’li subay' konusu iddiaları vardır.

 Bu nedenle; 1-PKK operasyonları sırasında iki ABD’li subay yakalandığı iddiaları doğru mudur?

 Doğru ise; İki ABD’li subay ile ilgili yabancı komutanlardan bir talep gelmiş midir?

 Bir talep geldiyse Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ne cevap vermiştir?"

..

Bu  olaylara  duyarsız kalanlar , yarın kendileri de yakınları da  aynı  akibetlere  uğrayacağından emin olsunlar , çünkü  onların başlarındaki  adamlar vicdanlarını  amerikaya  yani emperyalizme  satmış  olan kimselerdir . Bu acıları bizlere  60 yıldır   amerikanın  kucağında  oturmamız  yaşatıyor , artık bir  yerden  başlayıp  hesap sorulmalıdır . Türk Evlatları  amerikaya ve emperyalizme  yem edilmemelidir .

Çay , çorba  için ,okey oynamak için bir araya gelenler , bizlere  ve  çoluğumuza , çocuklarımıza  bu acıları  yaşatanlara  hesap sormak  için bir araya  gelemezler mi?  amerikan işbirlikçileri  ve hainler kadarda mı vatanını ve ülkesini  sevmezler .

 Şu  açmaza ve çelişkiye  bir  bakın Türk ordusuna ve polisine küfür  edenler , silah sıkanlar , tokat  atanlar  , Türkiye bölünsün parçalansın diyenler , suçlanmıyor , tam tersine bu konuşmalar  ve eylemler demokratik oluyor, ayaklarına  mahkemeler gidiyor , fakat Türkiye bölünmesin , anayasaya , vatanımıza ve toprağımıza  sahip çıkalım diyenler  ise  uyduruk delillerle  hapislere  atılıyor .

Bakalım bu  acıları  daha ne kadar  içimize  atıp  sindireceğiz .


 
  Toplam 128513 ziyaretçi (305006 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol